Mısır Piramitlerinin Sırrı Çözüldü
Dünyanın yedi harikasından biri olup günümüze kadar hiç zarar görmeden ayakta kalabilmeyi başarabilmiş tek yapı Mısır’daki Gize piramitlerinden Keops piramitidir.
Piramit şeklindeki yapılar sadece Mısır’a özgü olmayıp dünyanın başka yerlerinde de inşa edilmiştir . Fakat sayıca en çok Mısır’da bulunduklarından bölgeyle özdeşleşerek “Mısır Piramitleri” olarak anılmaktadırlar.
Asıl merak edilen konu ; milyonlarca taş nasıl olup da 140 metreyi aşan yüksekliklere kaldırılabilmiştir?
Piramitlerin Taşları Nasıl Taşındı . İşte Mısır Piramitlerinin Sırrı ?
Mısır piramitlerinin yapıldığı dönemde günlük tutan kişilerin not defterleri alanında uzman kişiler tarafından incelendi ve piramit taşlarının nasıl taşındığı öğrenildi. Notlarda yazanlar gösteriyor ki piramitteki taşların sandallar yardımı ile taşınmıştır. Piramitin oluşumu için yapılan taşların Nil nehrinde üretildiği ve Nil Nehrinin hemen kıyısına Mısırlı mühendisler tarafından liman inşa edildiği ortaya çıktı. Ayrıca piramitlerin yapıldığı bölgeye su getirmek gerekli olduğundan Nil nehrinden piramitlerin yapıldığı bölgeye kadar kanal inşa edildi .Yapay bir şekilde elde edilen bu kanal vasıtası ile binlerce işçi Nil nehri kıyısında üretildiği tahmin edilen tonlarca ağırlığa sahip taşları sandallara yükleyerek buradan piramitlerin inşa edileceği bölgelere götürüldü.
Taşlar 800 Kilometre Uzaklıktan Getirildi
Mısır piramitlerinin yapıldığına dair bulunan not defterinde bulunan yazılar ne kadar gerçek bilinmiyor ancak Nil nehrinden Mısır piramitlerinin bulunduğu konum ortalama 800 kilometre uzaklıktadır. Yani taşlar 800 kilometre öteden getirilmiş. Her bir taşın ortalama 2,5 – 3 ton olduğu belirtilmektedir. Tabi günümüz teknolojisi ile 2,5 – 3 ton yükü kaldırmak oldukça kolay ancak binlerce yıl önce mühendislik harikaları nasıl yapıldı, işçiler 800 kilometre öteden bu kadar ağırlığı sandal ile nasıl getirdi ve en önemlisi sandallara bu yükler nasıl konuldu halen merak konusudur.
Piramitleri Kimler İnşa Etti ?
Önceleri piramitlerin Mısırlı köleler tarafından yapıldığı düşünülmekteyken 1990 yılında bir turistin bindiği atın ayağı bir çukura düşer ve bu çukur gizemli bir mahzene açılır. Burası piramit yapımında çalışan işçilerin ustabaşı olan kişinin mezarıdır. Kubbeli mezar olarak da bilinen mekan, duvarları işlemeli ve ihtişamlı bir yapıya sahiptir. Böylesine güzel bir mezarın işçi sınıfındaki birisine yapılması, çalışanların esir olmadığının göstergesiydi. İşçiler gündüzleri çalışıyor ve geceleri buradaki köylerde bulunan evlerine gidiyordu. Daha sonra bu bölgede yapılan kazılarda 250’den fazla farklı mezar daha bulunmuştur. Ustabaşının çevresindeki mezarlar seçkin işçilerin mezarlarıyken normal işçiler biraz daha uzakta toplu halde bulunmaktaydı.