Arabesk / Damar Sözler

Sizler için hazırladığımız en güzel arabesk / damar sözler ceptenhaber.com farkıyla bu sayfada yayınlanacaktır.

 

Birlikte geçiremediğimiz her gün ayrı bir müebbet gönlümde.

Hayat bir tiyatro dediler ve en zor rolü bana verdiler. Önce sev sonra ayrıl dediler!

Kalbim kapalı aşka ama sen gelirsen başka!

Gönlüme kurulmuş cehennem olsan yanarım yıllarca terk etmem seni!

Artık gelme! Çünkü hayaller bile sana kırgın.

Gel neredeysen gel yapamıyorum. Gel ayna da kendime bakamıyorum!

Senin hasretin varken bu şehirde yaşanmaz!

Hali vakti yerinde bir yalnızlık benimkisi. Keder elden, yaş gözden geçinip gidiyoruz.

Anlayan yok sözlerimden, uyku firar gözlerimden.

Olmuyorsa zorlamayın. Bazıları unutulmayı, sevilmekten daha çok hak ederler.

Elbet bir gün o gün gelir; senin için bu can ölür!

İnsan dünya gibidir, içinde yüzlerce fırtına kopar ama herkes kendi yaşadığını bilir.

Başkalarını avutmakla kendi acılarını unutursun.

Bıçak yarasından ibaretti insan vücudu. Dostları sırtına saplar, sevdiği ise kalbine.

Tekme yiyen köpeğin dişleri daha sivridir.

Hasretinle yakmasın diye çırpınıp durdum. Sevdanı yüreğimden çıkartıp atamadım.

Özlerim ben seni seninle bile; vuslat mı hasret mi? Adını sen koy!

Yıllar geçse geri dönmem seni sevemem artık. Unut gitsin her şey bitti beni bekleme artık!

Ne kazandığını bilmiyorum ama umarım beni kaybettiğine değmiştir.

Ayrılık vakti ağlamaktan korkmayın. Çünkü ayrılık bile ağlardı ayrılığı yaşasaydı.

Sen beni öldürdün! Ama ben seni öldürmeden gömüyorum yüreğime.

Efkarıma bir el uzat, özlemekten yorgun düştüm!

Sevinçlerim oluyordun ara sıra, sen hiç bilmiyordun!

En zoru da yanındayken kendinizi unuttuğunuz insanı, hatırlamak.

Ve sessizdi her şey. İçeriği sadeleştirilmiş bir romanın en anlamlı cümlesinden düştü gözlerin gözlerime!

Ellerin merhametin memleketidir, avuçlarına sığınan yarsız yurtsuz mülteciyim sevgili!

Yaşına hürmeten senin ey dünya, demedim hiç bir şey yaptıklarına.

Unutma! An gelir sen de benim gibi yanarsın. Unutma! Aşk için oturup geceler boyu ağlarsın.

Her gelen kalbimi yerlere çaldı; her aşk’tan içimde bir acı kaldı!

Kader beni benden aldı. Çekilmez dertlere saldı. Sen geleceksin diye gözlerim yollarda kaldı.

Her gece rüyamda işin ne senin? Ben böyle yaşamak zorunda mıyım?

Ben maziyi unuttum hatırlatma bir daha; aşkı gömdüm içime sende sakla toprağa!

Değerin kıymetin biliniyor sanma! Düşeni götürür kullar affetmez!

Acı çekmeyenler, başkalarının acı çekebileceğini akıllarına bile getiremezler.

Gerçeği insanların ölçüleri ile değil, insanları gerçeğin ölçüsü ile tanı.

Kınamayın beni, çok görmeyin bana, sevdalandım tam yürekten, yana yana, kana kan.

İnsanın yapabileceği en büyük fenalık, kendisine olan güvenini kaybetmesidir.

Belki de zaman bizi birbirimizden uzaklaştırdığını sandığımız an da yaklaştırıyor demektir. Bu yüzdendir gel, gitlerimiz!

Dünyada hiç kimseye güvenme. Çünkü beyaz gülün bile gölgesi siyahtır.

Yoruldukça yazdığım şiirlerin, sözlerin; yıkıldıkça kurduğum hayallerin, düşlerin; sayısını unuttum seni unutamadım!

Bırakıp gitmeyi düşünme sakın! Güneşim parlamaz gelmez sabahım!

Bana ihanet eden aşkımı gömeceğim. Mezarının başında vefasız diyeceğim. Kaz mezarcı derin kaz aşkımı gömeceğim. Yıllar var ki harap eden beni bırakıp giden.

Seni unutmak için ettiğim yeminlerin sayısını unuttum; seni unutamadım!

Aşkın zirvesine varmak istersen, bedensiz sevgiyi kavraman lazım.

O eşsiz duyguyla yanmak istersen bir kıvılcım yeter, inanman lazım.

Dört bir yandan kuşatılmış şehir gibiyim.Hiç tadım yok gene zehir gibiyim!

Beklemek çok hüzünlü sessiz bir şarkı gibi. Çek derdi ıstırabı aşkıma hep yıllardan. Sen hep o sevgilisin sen hep o beklenensin. Sen benim dertlerimin en güzelisin.

Yanlışların hesabı, Duaların sevabı, Soruların cevabı var. Benim hiçbir şeyim yok!

Ayrılığın böylesi görülmüş bir şey değil, bu aşkın ıstırabı çekilecek dert değil, bir toz gibi savrulduk hepimiz bir kenara, hasret dolu gözlerim şimdi döndü pınara.

Bu hayat denizinde benim gemim battı gitti. Benim şansım yattı gitti.

Benim bir gülüm vardı soldurmadan koklardım. Verdiğin hatırayı hep kalbimde saklardım. O beni unutsa da ben onu unutmadım.

Ben çoktan ölmüşüm yaşıyorum sanma! Dokunsan düşecek hale gelmişim!

Aşkta cimrilik olmaz sevdiğim. Aşk sevgiyle büyür doymaz sevgilim. Gönlünü sevene adamadıysan, ne yazık buna aşk denmez sevdiğim.

Erişmek istedikleri bir hedefi olmayanlar, çalışmaktan da zevk almazlar.

Nerden gördüm seni görmez olaydım. Aşka hürmetin yokmuş, sevmez olaydım. Beni de Allah yarattı ben de bir kulum merhamete gel artık yeter bu zulüm.

İnsanı hayvandan ayıran akıldır. İnsan, akıldan uzaklaştığı zaman hayvan ortaya çıkar.

Sevgilim sevgiden bir mabet yaptım. Ömrümü canimi sana adadım. Var mıyım yok muyum her şey senin elinde. Fırsat ver bulaşalım zamanın bir kösesinde. Kaybettim kendimi duyguları sevinde.

Bir kadının yüzünde taşıdığı ifade, sırtına giydiği elbiseden daha önemlidir.

Aşk sihrine güç mü yeter, dur diyemem ki seven gönlü kim susturmuş, sus diyemem ki. Senden gelen hiçbir şeye git diyemem ki. Anlatamam ki anlatamam ki. Senin gibi bir sevgili yaratamam ki.

Kendilerine yardım etmeyen insanlara yardım etmeğe çalışmak faydasızdır.

Batsın bu dünya, bitsin bu rüya aşksız geçen ömrüme, yazıklar olsun dolmamış çileler, yaşanmamış dertler hasret çeken gönül, benim mi olsun.

Herkesin istediğini yapabileceği bir yerde hiç kimse istediğini yapamaz.

Sen aşkımla bende doğan benden daha büyük bir çilesin. Arıyorum sen bul beni ben neredeyim şimdi sen nerdesin? Bahtının gölgesine sığınıp ta kalmışım, bir dilenci misali el açıp yalvarmışım.

Gönlümde sefalet aşkla başladı. İsyan etti bana bütün duygularım. Her yudum bir zehir her nefes bir alev. Her ahımda kaldı arzularım, ah edişte kaldı arzularım.