Sol kol ağrısının potansiyel sebeplerinin ve özelliklerin anlamak, bir bireyin vücudun neye reaksiyon gösterdiğini tanımasına ve tıbbi yardım almanın ne zaman gerekli olduğunu belirlemesine yardımcı olacaktır.
Bu yazımızda, sol kol ağrısının olası nedenlerinden bahsediyoruz. Bu nedenlerin her biri için, bir kişinin altta yatan sorunu tanımlamasına yardımcı olacak diğer semptomları da açıklamaktayız.
Sol kol ağrısı neden olur?
1- Kalp krizi
Bir kalp krizi, kalp kasının bir bölümü hasara devam ettiğinde ya da oksijen eksikliğinden dolayı bütünüyle durduğunda meydana gelir.
Çoğu kalp krizi, koroner arterlerdeki daralmanın bir neticesi olarak ortaya çıkar. Plak oluşumu sebebiyle arterler daralır. Bir parça plak arter duvarından koparsa, kalbe oksijen açısından zengin kan akışını kesebilir ve bu da kalp krizine neden olabilir.
Sol kol ağrısı, kalp krizinin en yaygın semptomlarından birisidir. Kalpten dallanan ve koldan gelen sinirler aynı beyin hücrelerine sinyal gönderir. Sonuç olarak, beyin ağrının kaynağını izole edemez.
Sevk edilen ağrı olarak isimlendirilen bu fenomen, kalp krizi geçiren bir kişinin neden göğüs ağrısı olmadan kol ağrısı hissedebileceğini açıklamaktadır.
Amerikan Kalp Derneği, ani sol kol ağrısı birkaç dakika içinde kötüleşirse ya da aşağıda belirtilen semptomlardan herhangi birinde ortaya çıkarsa acil teknik servisi aramanızı önerir:
- Göğsün merkezinde birkaç dakikadan uzun süren veya kaybolan ve sonra geri dönen rahatsızlık
- Sırt, boyun, çene veya alt karın bölgesinde ağrı, uyuşma ve olağandışı rahatsızlık
- Göğüs ağrısı ile birlikte olan veya olmayan nefes darlığı
- Hazımsızlık
- Mide bulantısı ya da kusma
- Baş dönmesi
- Ani soğuk terleme veya kızarma
Göğüs rahatsızlığı, erkeklerde ve kadınlarda kalp krizlerinin en yaygın belirtisidir. Basınç, dolgunluk, yanma ya da ağır ağır ağrının gelmesi şeklindedir.
Bununla beraber, bayanların kalp krizi geçirirken nefes darlığı ve bulantı gibi diğer semptomları yaşama olasılığı erkeklerden daha fazladır. Bu belirtileri yanlış bir biçimde bir virüse, hazımsızlığa ya da strese bağlayabilirler.
Bir kişi bulantı, kusma, nefes darlığı ya da alt karın, sırt veya çenede ani bir kombinasyon yaşarsa, derhal tıbbi yardım almalıdır.
2- Angina, göğüs ağrısı
Angina yaşamakta olan insanlar, kalbin ihtiyaç duyduğundan daha az oksijen alması sebebiyle rahatsızlık ya da ağrı hissederler. Sol kol ağrısı ile beraber, omuzlarda, boyunda, sırtta ya da çenede belirtiler ortaya çıkabilir. Angina ayrıca hazımsızlık gibi hissettirrebilir.
Angina kalp krizi değildir. Bununla beraber, bu bir kalp probleminin işaretidir. Tıkanmış ya da daralmış koroner arterler genelde angina nedenidir. Bu durumun iki en temel türü vardır:
- Kararlı angina: Kararlı angina, öngörülebilir ve yönetilebilir bir angina türüdür. En az 2 ay boyunca daimi olarak ve yalnızca fiziksel çaba ya da duygusal stres zamanlarında ortaya çıkar. Bu durumlar kalbe fazladan yük bindirir, yani daralmış arterlerin izin verdiğinden daha fazla oksijene ihtiyaç duyar.
- Kararsız angina: Bu tip angina daha öngörülemez ve tehlikelidir. Bir kişi dinlenirken bile ortaya çıkabilir, yani kalp daimi olarak yeterli oksijen alamaz. Kararsız angina, bir kişinin kalp krizi riski altında olduğunu gösterir. Bir tıp uzmanı, acil serviste kararsız anginası olan bireyleri değerlendirmelidir.
3- Kas-iskelet yaralanması
Sol kol ağrısı, aşağıdaki özelliklere sahipse muhtemelen kalp sorunlarının bir sonucu değildir:
- Ağrı bıçaklanma gibiyse ve her seferinde sadece birkaç saniye sürüyorsa
- Hareket veya dokunma ağrıya neden oluyorsa
- Ağrı sadece kolun küçük bir bölgesinde görülüyorsa
- Rahatsızlık saatlerce veya günlerce başka semptomlar olmadan devam ediyorsa
Bunun yerine, rahatsızlık kol, omuz ve dirsekte kemik ya da dokuda bir yaralanma belirtisi olabilir.
Bununla beraber, bu belirtiler muhtemel kas-iskelet hastalıkları hakkında iyi bir tahmine sahip olsa bile, yaralanma ya da kalp krizi sebebiyle sol kol ağrısının olup olmadığını söylemek zor olabilir. Hem yaş hem de fiziksel aktiviteler gibi belirli risk faktörleri de değerlendirilmelidir.
Bu sebeplerden dolayı, bir yaralanmayı kendiliğinden teşhis etmeye ya da tıbbi yardım almadan bir kalp problemini dışlamaya çalışmamak önemlidir.
Kol ağrısına neden olabilecek yaygın kas-iskelet hastalıkları şunları içerir:
- Bursit: Kemik ve kas arasında tendon ya da deri arasında bulunan küçük keselerin iltihaplanmasıdır. Bu iltihaplanma sol kol ağrısı gibi ciddi ağrılara neden olabilir.
- Rotator manşet yırtığı: Rotator manşet, omuzu yuvasında tutan ve bir kişinin kolu döndürmesine ve nesneleri kaldırmasına yardımcı olan bir grup kas ve tendondur. Rotator manşetin yumuşak dokusunda yırtılma çok acı verici olabilir.
- Fıtıklaşmış disk: Omurganın omurları arasındaki yastıklama disklerinden biri patladığında, omurga kemikleri arasında dışarı çıkar ve çevredeki sinirlere iter. Disk kola hizmet eden sinirlere karşı iterse, bir kişi kol ağrısı, uyuşma veya halsizlik hissedebilir.
- Kırık: Kol ağrısı, tespit edilmemiş kırık bir kemiğin belirtisi olabilir.
Sol kol ağrısı nasıl geçer?
Kol ve omuz yaralanmaları hayatı tehdit edici olmasa da, bir doktordan tıbbi değerlendirme almak hala önemlidir. Erken tedavi, dokuların ya da kemiklerin iyileşmesine yardımcı olabilir ve daha fazla hasarı engelleyebilir.
Bununla beraber, sol kol ağrısı için erken tedavinin en önemli faktörü kalp krizini dışlamaktır.
Acil servis doktorları kol ağrısının kalp krizi ya da arteriyel blokaj belirtisi olduğuna karar verirse, derhal harekete geçeceklerdir. İlk olarak, muhtemelen bir elektrokardiyogram, kan çalışması, göğüs röntgeni ve muhtemelen bilgisayarlı tomografi ya da anjiyografi taraması yapacaklardır.
Bir doktor ayrıca kalp kateterizasyonu adı verilen bir görüntüleme prosedürü de kullanabilir. Bu test, hekimlerin arterlere bir boya enjekte ederek tıkanıklıkların derecesini değerlendirmesini sağlar.
Bu testin sonuçlarına dayanarak, doktorlar invaziv olmayan tedaviyi seçebilir. Örneğin, kan pıhtılarını parçalayan bir ilaç reçete edebilirler.
Daha şiddetli tıkanmalar ameliyat gerektirebilir. Birçok farklı kalp prosedürü vardır ve en ideal olanı seçmeye giden faktörler karmaşıktır. Kalbe kan akışını düzeltmek için bazı potansiyel alternatifler şunlardır:
- Stent implantasyonu: Cerrah, damarı genişletmek ve kan akışını desteklemek için daralmış bir artere tel örgü tüp yerleştirir. Bu tüpe stent denir.
- Anjiyoplasti: Cerrah, bloke olmuş bir arterin içine küçük bir balon şişirir ve kan akışına izin vermek için bunu tekrarlar.
- Bypass ameliyatı: Cerrah, kan akışını tıkanıklık etrafında yönlendirmek için kan damarının sağlıklı bir bölümünü kullanır.